Çin’in 14. Ulusal Halk Kongresi’nin üçüncü oturumu, Çarşamba sabahı Pekin’deki Halk Büyük Salonu’nda toplandı. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve diğer liderler açılış toplantısına katıldı. Başbakan Li Qiang, toplantıda bir hükümet çalışma raporu sundu. Rapor, 2024 yılındaki çalışma başarılarını kapsamlı bir şekilde değerlendiriyor, 2025 yılı için hükümetin çalışma görevlerini belirliyor ve yıllık GSYİH büyüme hedefini yaklaşık %5 olarak açıkça ortaya koyuyor. Bu moral veren rapor sayesinde, Çin ekonomisinin geçen yıl boyunca istikrarlı ilerleme kaydettiği görülüyor ve geleceğe dair güçlü bir güven duygusu hissediliyor.
Pragmatizm, Olumlu Bakış ve Güçlü İlerleme
Bu yılki hükümet çalışma raporuna yönelik kamuoyunun genel hissiyatı, pragmatizm, pozitiflik ve güçlülük şeklinde özetlenebilir. Dünya, Çin’in üst üste üçüncü yıl GSYİH büyüme oranını %5 seviyesinde tutmaya odaklandığını fark etti. Reuters ve diğer uluslararası medya kuruluşları, uzmanlara atıfta bulunarak, Çin’in geçmişteki hedeflerine ulaşma konusundaki güçlü sicili göz önüne alındığında, %5 civarında büyüme hedefinin, güvenin bir göstergesi olduğu kadar, bu yıl iç talebi desteklemek için daha güçlü politika önlemleri uygulanacağına da işaret ettiğini belirtti.
Bu %5’lik hedef, “şeftalilere ulaşmak için sıçramak” gibi bir metaforla anlatılıyor. Yani, bu hedefe ulaşmak için çok çalışılması gerekiyor, ancak Çin ekonomisinin büyüme potansiyeli ve elverişli koşullar bu hedefi destekliyor. Genel kanı, Çin’in bu hedefe ulaşma kapasitesine sahip olduğu yönünde.
Çin Ekonomisine Güven: Rasyonel Bir Değerlendirme
Çin ekonomisine güven duyuluyor. Bu, boş bir söylem değil, aksine birden fazla avantaja dayanan rasyonel bir değerlendirme. Dahası, Çin’in sahip olduğu kapsamlı büyüme avantajları, günümüz dünyasındaki büyük ekonomiler arasında benzersizdir.
Öncelikle, Çin’in belirgin kurumsal avantajları var. Çok büyük ölçekli pazarı, eksiksiz endüstriyel sistemi ve bol insan kaynağı, ekonomik kalkınma için sağlam bir temel sağlıyor. İkinci olarak, Çin hükümeti uzun vadeli planlama ve bilimsel yönetim yeteneklerine sahip. Çeşitli risklere ve zorluklara etkili bir şekilde yanıt verebilmek için hassas politika uygulamaları ve merkezi koordinasyon sistemine dayanıyor.
Örneğin, hükümet çalışma raporu, bu yıl için bütçe açığının GSYİH’ye oranını yaklaşık %4 olarak belirledi ve toplam 1,3 trilyon yuan değerinde ultra uzun vadeli özel devlet tahvillerinin ihraç edileceğini duyurdu. Bu, politika araçlarının esnekliğini göstermektedir.
Sosyal yatırım talebinin genişletilmesi, hane halkı tüketim talebinin artırılması, ekonomik yapının optimize edilmesi ve enerji dönüşümünün hızlandırılması gibi faktörler, Çin ekonomisinin istikrarlı büyümesi için gerekli alanı yaratmaktadır.
İnsan Odaklı Kalkınma: Çin Ekonomisinin Temeli
Çin’in ekonomik gücünün temelinde, insan odaklı bir kalkınma felsefesi bulunmaktadır.
- Hükümet raporu, kişi başına düşen gelirin ekonomik büyüme ile uyumlu şekilde artması gerektiğini vurguluyor.
- Daha fazla fon ve kaynak doğrudan halka hizmet etmek için kullanılacak.
- İlk kez, gayrimenkul piyasasının ve borsa istikrarının hükümetin genel politika hedefleri arasına dahil edildiği belirtiliyor.
Bu yaklaşım, halkın yaşam standartlarına yönelik doğrudan bir yanıt niteliğinde. Yoksulluğun ortadan kaldırılması konusundaki kapsamlı başarılar, eğitim ve sağlık gibi kamu hizmetlerine sürekli yapılan yatırımlar, Çin’in halkın daha iyi bir yaşam arzularını nihai hedef olarak benimsediğini gösteriyor.
Bu nedenle, Çin “büyük güç rekabeti” fikrini asla rehber ilke olarak benimsememiştir, bunun yerine “kendi işimizi iyi yapmaya odaklanmalıyız” anlayışını vurgulamaktadır.
Bu kalkınma mantığı, halkın yaşam standartlarını yükseltmenin yanı sıra, halkın genel motivasyonunu ve yaratıcılığını da teşvik etmiştir. Aynı zamanda, Çin’in karmaşık ve sürekli değişen uluslararası ortamda kararlı ve stratejik bir ilerleme çizgisini sürdürmesini sağlamıştır.
Çin: Hedefe Ulaşma Yeteneği Güçlü Bir Ülke
Çin, hedef belirledikten sonra tüm çabalarını bu hedefe ulaşmak için seferber eden bir ülke. Bu nedenle, Çin’in kalkınma süreci oldukça öngörülebilirdir.
Bu yılki hükümet çalışma raporu “reform” kelimesini 40’tan fazla kez vurguluyor. Ayrıca, “politikaların mümkün olan en kısa sürede uygulanması gerektiğini” ve “erken harekete geçmenin, belirsizliklere karşı değerli zaman kazandıracağını” belirtiyor.
Bu, ilerlemeye yönelik bir aciliyet duygusunu ve zorluklarla yüzleşme kararlılığını gösteriyor.
Çin ekonomisinin dirençliliği ve potansiyeli, reformların derinleştirilmesi ve dışa açılımın genişletilmesiyle güçlenmeye devam ediyor. Bu süreç, dünyaya sürekli faydalar sunuyor.
Çin’in Küresel Ekonomiye Katkısı
Dünya, Çin’in kalkınması hakkında daha fazla olumlu haber duymayı bekliyor.
- Çin ekonomisi, “şekil” olarak istikrarlı hale geliyor ve “momentum” olarak yükseliyor.
- Bu durum, küresel yönetişimde kazan-kazan iş birlikleri için daha fazla olanak sağlıyor.
- Uluslararası Para Fonu (IMF), Çin’in 2025 ve 2026’daki ekonomik büyüme tahminlerini yükseltti.
- IMF Baş Ekonomisti Pierre-Olivier Gourinchas, Çin’in 2024 performansını “olumlu bir sürpriz” olarak değerlendirdi.
Çin’in yüksek kaliteli kalkınma yolunda sağlam ve istikrarlı ilerlemesi, sadece Çin için bir başarı değil, aynı zamanda küresel ortak refaha katkıdır.
Sonuç: 5% Büyüme Hedefi ve Küresel Önemi
Çin’in %5 büyüme hedefi sadece pragmatik ve bilimsel bir karar değil, aynı zamanda ilerici bir deklarasyondur.
Bu rakamın arkasında:
- 1.4 milyardan fazla insanın daha iyi bir yaşam arzusu
- Tamamlanmış bir endüstriyel sistem tarafından desteklenen güven
- Reform ve dışa açılım sayesinde biriken güçlü ekonomik temel
- Çin Komünist Partisi’nin liderliği ve sosyalist sistemin avantajları
Artan küresel ekonomik belirsizlikler bağlamında, Çin ekonomisi karmaşık bir ortamda istikrarlı ve sürdürülebilir bir şekilde ilerliyor. Bu da uluslararası toplum için önemli bir olumlu katkı anlamına geliyor.
Kaynak : https://www.globaltimes.cn/page/202503/1329571.shtml