Search
Close this search box.
Search
Close this search box.
BYD’nin Türkiye Yatırımının Arka Planı: Çin ve AB Arasındaki Ticaret Savaşı
Paylaş

BYD’nin Türkiye Yatırımının Arka Planı: Çin ve AB Arasındaki Ticaret Savaşı

*Bu makale, 2024-2025 eğitim-öğretim yılının birinci döneminde Şanghay Finans Ekonomi Üniversitesi İşletme Çevre Dersi’nin final ödevi olarak sunulmuştur.

Özet

Avrupa Birliği (AB), yalnızca Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara (EV) yeni tarifeler uygulamak için yeni bir politika değişikliği getirdi. Bu hamle, Çinli şirketleri AB pazarına erişmek için doğrudan yatırım yapmaya veya diğer pazarlar aracılığıyla ürün satmayı düşünmeye yöneltti. Türkiye, Çinli şirketler için önemli bir seçenek sunuyor çünkü Türkiye’nin AB ile, Türkiye’den ihraç edilen endüstriyel malların ek tarifeler olmadan AB’ye girmesine izin veren özel anlaşmaları var [Ortaklık Konseyi Kararı No. 1/95 (Gümrük Birliği Kararı)]. Ancak, bu yılın başlarında Türkiye, Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara ek %40 tarife uyguladı. Bu koşullar nedeniyle BYD, Türkiye’de bir fabrika kurarak yatırım modelinde değişikliğe gitti.

Anahtar Sözcükler: BYD, AB Tarifesi, Türkiye Gümrük Birliği, Çin EV’leri

Giriş


Elektrikli araç (EV) sektörü, küresel ticaret dinamiklerinde giderek daha merkezi bir konuma geliyor. Özellikle Çin’in devlet destekli politikalarla elektrikli araç üretiminde dünya lideri haline gelmesinin Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ekonomik ve politik yankıları oldu. Çin, 2020’lerden bu yana küresel pazarlara yaptığı elektrikli araç ihracatını hızla artırırken, AB bu rekabetin yerel üreticilerini tehdit ettiğini iddia ediyor (Bencivelli vd., 2024). AB’nin bu duruma yanıt olarak aldığı en çarpıcı önlem, Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara geçici gümrük vergileri koymak oldu. Bu vergiler, AB’nin “haksız rekabet” olarak tanımladığı şeyi düzeltmek için getirildi (Van Wieringen, 2024). Ancak Bruegel’in bir analizi (The European Commission’s Dutys on Chinese Electric Vehicles Are a Mistake, 2024), bu tür önlemlerin yalnızca kısa vadeli etkileri olabileceğini ve uzun vadede Avrupalı ​​tüketiciler için maliyetleri artırabileceğini gösteriyor. Çin’in devlet desteği, AB için ekonomik bir sorun ve stratejik endişe kaynağı olarak görülüyor. Avrupa Komisyonu, Çin’in elektrikli araç sektöründeki sübvansiyonlarının AB’nin yerel otomotiv sektörüne baskı yaptığını ve Avrupa’nın teknolojik rekabet gücünü olumsuz etkileyebileceğini savunuyor (Reinsch & Whitney, 2024). Buna karşılık Çin, bu vergilerin Dünya Ticaret Örgütü kurallarını ihlal ettiğini iddia ederek sert bir tepki gösterdi (Çin-AB Pil Elektrikli Araç Anlaşmazlığı, 2024). Ticaret savaşının etkileri yalnızca iki tarafla sınırlı kalmadı. Çinli üreticiler, Avrupa pazarındaki kısıtlamaları aşmak için üretim tesislerini farklı bölgelere kaydırmaya başladı. BYD’nin Türkiye’ye yaptığı 1 milyar dolarlık yatırım, bu stratejinin en somut örneklerinden biri (Bastian, t.y.). Coğrafi konumu ve stratejik avantajlarıyla Türkiye, Çinli üreticiler için Avrupa pazarına açılan bir kapı olarak konumlanıyor (Çinli elektrikli araç üreticisi BYD ile Türkiye yatırım anlaşması imzaladı, 21:39:49 +02:00). Elektrikli araç sektöründeki bu ticaret savaşının küresel otomotiv pazarı üzerindeki etkileri de dikkat çekicidir. Çin’den AB’ye uygulanan ticaret yaptırımları yaklaşık 4 milyar dolar değerindeki ticaretin yeniden yönlendirilmesine neden oldu (AB’nin Çin’e Yönelik Tarifeleri Yaklaşık 4 Milyar ABD Doları Değerindeki Elektrikli Araç Ticaretini Yeniden Yönlendiriyor, t.y.) Bu gerginlik sadece ekonomik faktörlerle sınırlı değil, aynı zamanda diğer diplomatik konularla da ilgili. Avrupa’nın tarife önlemleri Çin ile ticaret ve siyasi müzakerelerde daha sert bir tona yol açtı. Bu süreçte hem AB hem de Çin’in ticaret savaşlarının yaratabileceği ekonomik ve siyasi sonuçları göz önünde bulundurarak daha yapıcı bir yaklaşım geliştirmesi gerekiyor (Bencivelli vd., 2024; Avrupa Komisyonu’nun Çin Elektrikli Araçlarına İlişkin Görevleri Bir Hata, 2024).

  1. Çin ve AB Arasındaki Ticaret Savaşı
    1.1. Nedenler ve Önemli Olaylar

2020’lerin başından bu yana Çin, elektrikli araç üretimi ve ihracatında dünya lideri haline geldi. Devletin sağladığı yoğun sübvansiyonlar sayesinde Çinli şirketler rekabetçi fiyatlarla yüksek kaliteli elektrikli araçlar ürettiler ve bu araçları AB dahil olmak üzere küresel pazarlara sundular. Özellikle BYD olmak üzere büyük Çinli üreticiler, Avrupa pazarına ihracatlarını artırarak bölgesel yerel üreticiler için ciddi bir tehdit oluşturdular (Bencivelli vd., 2024). Çin’in elektrikli araç üretimine verdiği devlet desteği, AB iç pazarında haksız rekabete neden oluyor. 2024 yılında Avrupa, Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara ek vergiler koyacak. AB Komisyonu, yerli EV’leri korumayı amaçlıyor. Üreticiler bu politikayı izlemeyi planlıyor (Reinsch & Whitney, 2024). Ancak bu politikanın Avrupa’daki tüketiciler için araç fiyatlarını artırması bekleniyor. Çin ve AB arasındaki ticaret savaşı yalnızca vergilerle sınırlı kalmadı, aynı zamanda siyasi ve ekonomik diyaloglarda gerginliğe de yol açtı. Örneğin, Avrupa Komisyonu Çinli üreticilerin haksız rekabet avantajına ilişkin çeşitli soruşturmalar başlattı (Van Wieringen, 2024). Ayrıca, Çinli üreticiler AB’nin ek vergi politikalarına yanıt olarak Avrupa’daki üretim yatırımlarını artırmaya yöneldi. BYD’nin Türkiye’ye yaptığı 1 milyar dolarlık yatırım bu stratejinin bir parçası olarak görülüyor. Türkiye, Avrupa ile Asya arasında stratejik bir köprüdür (Bastian, t.y.). Çin-AB ticaret savaşı yalnızca iki taraf arasındaki ticari ilişkileri değil, aynı zamanda küresel otomotiv endüstrisini de etkiliyor. Çin, AB’ye ihracatı kısıtladıktan sonra Orta Doğu, Afrika ve Güney Amerika gibi alternatif pazarlara yöneldi (Sino-EU Battery Electric Vehicle Dispute, 2024). Öte yandan, AB’nin Çin’e uyguladığı ek tarifeler, Avrupa otomotiv sektöründe daha fazla Ar-Ge yatırımını teşvik edebilir. Ancak bu, kısa vadede tüketiciler için daha yüksek maliyetler anlamına gelebilir.

1.2. Otomotiv Sektörüne Etkisi


Avrupa otomotiv sektörü, bu durumun rekabet gücünü zayıflattığını ve pazar payını tehdit ettiğini savunuyor (Van Wieringen, 2024). Çin’in EV üretimindeki maliyet avantajları, AB’deki yerli üreticileri zor bir duruma soktu. AB tarafından alınan korumacı önlemler arasında Çin’den ithal edilen EV’ler üzerindeki gümrük vergilerinin artırılması da yer alıyor. Bu vergiler, yerli AB üreticilerini korumayı amaçlarken, aynı zamanda daha yüksek tüketici fiyatlarına da yol açıyor (Avrupa Komisyonu’nun Çin Elektrikli Araçlarına İlişkin Vergileri Bir Hata, 2024). Çin’den ithalatın kısıtlanması, yaklaşık 4 milyar dolar değerinde ticaretin yeniden yönlendirilmesine neden oldu ve bu da küresel tedarik zincirlerinde ciddi bir dönüşüme işaret ediyor (AB’nin Çin’e Yönelik Tarifeleri, Yaklaşık 4 Milyar ABD Doları Değerindeki EV Ticaretini Yeniden Yönlendiriyor, t.y.). Çinli üreticiler kısıtlamaları aşmak için yeni taktikler geliştiriyor. Çin’in önde gelen elektrikli araç üreticisi Türkiye’de dikkat çekiyor: BYD tarafından yapılan 1 milyar dolarlık yatırım. Bu yatırım, Türkiye’yi Çinli üreticiler için Avrupa pazarına açılan bir kapı olarak konumlandırıyor. Ayrıca Türkiye’nin yerli üretim kapasitesini artırabileceği öngörülmektedir (Bastian, t.y.). Avrupa EV sektörü değişen piyasa dinamiklerine uyum sağlamalıdır. Ancak, AB’nin gümrük vergileri gibi kısa vadeli korumacı politikaları uzun vadede sektöre zarar verebilir. Örneğin, Avrupa’daki yerel otomotiv üreticilerinin daha rekabetçi hale gelmek için teknolojik yeniliklere yatırım yapması gerekir (Reinsch & Whitney, 2024). Tüketiciler artan fiyatlar nedeniyle EV satın alımlarında bir düşüş yaşayabilir (Bencivelli vd., 2024).

  1. AB’nin Yabancı Elektrikli Araçlara İlişkin Son Tarife Politikası
    2.1. Çin Elektrikli Araçlarına Ek Tarifeler?


    Çin’in elektrikli araç endüstrisi, kapsamlı hükümet sübvansiyonları ve düşük maliyetli üretim kapasitesi sayesinde uluslararası pazarda büyük bir pay elde etti ve bu durum AB üye ülkelerinde ekonomik ve politik endişelere yol açtı (Van Wieringen, 2024). Ek tarifelerin başlıca nedenlerinden biri, Çinli üreticilerin düşük fiyatlarla AB pazarına “damping” yaparak pazarı ele geçirme riskidir. Avrupa Komisyonu, Çin’den ithal edilen EV’lerin yerel üreticilere ciddi zararlar verdiğini savunuyor. Örneğin, 2024’te getirilen geçici tarifelerin Çin’den gelen elektrikli araçların fiyatlarını yaklaşık %20 artıracağı belirtiliyor (Reinsch & Whitney, 2024). Bu tür korumacı politikalar kısa vadede yerli üreticilere fayda sağlasa da, uzun vadede sektördeki inovasyonu ve rekabet gücünü olumsuz etkileyebilir. (Avrupa Komisyonu’nun Çin Elektrikli Araçlarına İlişkin Görevleri Bir Hatadır, 2024). Ek tarifelerin bir diğer etkisi de tedarik zincirlerinde ve ticaret akışlarında görülmektedir. Çin’den AB’ye yönelik ticaret kısıtlaması, 4 milyar dolarlık elektrikli araç ticaretini diğer bölgelere kaydırmıştır (AB’nin Çin’e Yönelik Tarifeleri, Yaklaşık 4 Milyar ABD Doları Değerindeki EV Ticaretini Yeniden Yönlendiriyor, t.y.). Bu durum, özellikle Türkiye olmak üzere alternatif üretim ve yatırım bölgelerini ön plana çıkarmaktadır. Örneğin, Çin’in önde gelen elektrikli araç üreticilerinden BYD, Türkiye’ye 1 milyar dolar yatırım yaparak pazar pazarına giriş stratejisini güçlendirmiştir (Bastian, t.y.). AB’nin ek tarife politikası, tüketici tarafında da etkilerini göstermektedir. Ekim. Yükselen maliyetler nedeniyle Avrupa’da yükselen elektrikli araç fiyatları, tüketici talebini azaltabilir. AB’de bu politikalar nedeniyle EV’lerin pazar payı daha yavaş büyüyebilir (Bencivelli vd., 2024). Aynı zamanda, yüksek fiyatların, AB’nin çevresel sürdürülebilirlik hedefi olan tüketicilerin çevre dostu araçlara geçiş hızını yavaşlatabileceği belirtilmektedir.
  1. AB’nin Yabancı Elektrikli Araçlara İlişkin Son Tarife Politikası
    2.1. Çin Elektrikli Araçlarına Ek Tarifeler


    Çin’in elektrikli araç endüstrisi, kapsamlı hükümet sübvansiyonları ve düşük maliyetli üretim kapasitesi sayesinde uluslararası pazarda büyük bir pay elde etti ve bu durum AB üye ülkelerinde ekonomik ve politik endişelere yol açtı (Van Wieringen, 2024). Ek tarifelerin başlıca nedenlerinden biri, Çinli üreticilerin düşük fiyatlarla AB pazarına “damping” yaparak pazarı ele geçirme riskidir. Avrupa Komisyonu, Çin’den ithal edilen EV’lerin yerel üreticilere ciddi zararlar verdiğini savunuyor. Örneğin, 2024’te getirilen geçici tarifelerin Çin’den gelen elektrikli araçların fiyatlarını yaklaşık %20 artıracağı belirtiliyor (Reinsch & Whitney, 2024). Bu tür korumacı politikalar kısa vadede yerli üreticilere fayda sağlasa da, uzun vadede sektördeki inovasyonu ve rekabet gücünü olumsuz etkileyebilir. (Avrupa Komisyonu’nun Çin Elektrikli Araçlarına İlişkin Görevleri Bir Hatadır, 2024). Ek tarifelerin bir diğer etkisi de tedarik zincirlerinde ve ticaret akışlarında görülmektedir. Çin’den AB’ye yönelik ticaret kısıtlaması, 4 milyar dolarlık elektrikli araç ticaretini diğer bölgelere kaydırmıştır (AB’nin Çin’e Yönelik Tarifeleri, Yaklaşık 4 Milyar ABD Doları Değerindeki EV Ticaretini Yeniden Yönlendiriyor, t.y.). Bu durum, özellikle Türkiye olmak üzere alternatif üretim ve yatırım bölgelerini ön plana çıkarmaktadır. Örneğin, Çin’in önde gelen elektrikli araç üreticilerinden BYD, Türkiye’ye 1 milyar dolar yatırım yaparak pazar pazarına giriş stratejisini güçlendirmiştir (Bastian, t.y.). AB’nin ek tarife politikası, tüketici tarafında da etkilerini göstermektedir. Ekim. Yükselen maliyetler nedeniyle Avrupa’da yükselen elektrikli araç fiyatları, tüketici talebini azaltabilir. AB’de bu politikalar nedeniyle EV’lerin pazar payı daha yavaş büyüyebilir (Bencivelli vd., 2024). Aynı zamanda, yüksek fiyatların, AB’nin çevresel sürdürülebilirlik hedefi olan tüketicilerin çevre dostu araçlara geçiş hızını yavaşlatabileceği belirtilmektedir.

  1. Türkiye’nin BYD’nin Küresel Stratejisindeki Yeri
    3.1. Ekonomik ve Jeopolitik Avantajlar


    BYD, Türkiye’de 20.000 elektrikli araçlık bir fabrika kurmayı planlıyor (BYD Auto, 2024). Bu yatırım lojistik avantajlar sunarak BYD’nin Avrupa pazarına daha etkili bir şekilde girmesini sağlıyor. Avrupa Birliği’nin (Çin menşeli elektrikli araçlar için) uyguladığı yeni tarife artışları, BYD gibi Çinli şirketlerin üretim yerlerini yeniden düzenlemelerine neden oldu. Avrupa Komisyonu, Çin’in elektrikli araç üreticilerine sağladığı devlet desteğinin adil rekabeti bozduğuna dikkat çekerek yeni tarifeler getirdi (Reinsch & Whitney, 2024). Türkiye Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, elektrikli araç üretimini stratejik bir hedef olarak belirledi ve bu alandaki yatırımlar için önemli teşvikler sundu (Çinli elektrikli araç üreticisi BYD ile Türkiye yatırım anlaşması imzaladı, 21:39:49 +02:00). Türkiye’nin vergi ve diğer avantajları sayesinde, BYD’nin Türkiye’deki üretimi Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına hızlı ve uygun maliyetli erişim sağlayacaktır (Bastian, t.y.). BYD’nin Türkiye’de bir Ar-Ge merkezi kurma planı bölgedeki teknolojik altyapıyı güçlendirecek ve yerel ekonomiye olumlu katkıda bulunacaktır (BYD Auto, 2024).

3.2. Türkiye Pazarının Stratejik Önemi



Türkiye, BYD’nin küresel stratejisinde stratejik bir rol oynamaktadır ve bu durum hem ekonomik hem de jeopolitik avantajlar açısından öne çıkmaktadır. Özellikle EV pazarındaki talebin artmasıyla birlikte Türkiye, BYD için Avrupa ve Asya arasında bir köprü görevi görmektedir. Türkiye’nin elektrikli araç pazarı son yıllarda hızlı bir büyümeye tanık olmuştur. 2024 yılında Türkiye’de elektrikli araç satışlarının toplam otomotiv pazarındaki payı %8’e ulaşmıştır (Çinli elektrikli araç üreticisi BYD ile Türkiye Yatırım Anlaşması imzaladı, 21:39:49 +02:00). Bu artış, BYD gibi şirketler için yerel pazara yatırım yapmayı cazip hale getirmektedir. Ayrıca, Türkiye’nin güçlü otomotiv altyapısı, BYD’nin yerel üretim kapasitesini kolayca uyarlamasına olanak tanır. Örneğin, BYD’nin Türkiye’ye yaptığı 1 milyar dolarlık yatırım, yıllık 150.000 elektrikli araç üretim kapasiteli bir tesis kurmayı amaçlamaktadır (BYD’den Türkiye’de 1 Milyar Dolarlık Dev Yatırım, 2024). Türkiye’nin jeopolitik konumu, BYD’nin Avrupa’ya yönelik ihracat stratejisi için önemlidir. Avrupa Birliği’nin Çin’den gelen elektrikli araçlara uyguladığı ek tarifeler (Reinsch & Whitney, 2024), BYD gibi şirketlerin Türkiye’deki üretim tesislerini Avrupa ihracatında bir avantaj olarak kullanmalarına olanak tanır. Bu durum hem maliyet avantajları hem de lojistik kolaylıklar sunmaktadır. Türkiye, Avrupa ve Ortadoğu’ya yakınlığı sayesinde bu iki bölge arasında stratejik bir bağlantı noktası haline gelmiştir. Türkiye pazarının genç ve teknolojiye açık tüketici profili, BYD’nin marka bilinirliğini artırması için önemli bir fırsat sunmaktadır. Türkiye’de 2023 yılında 500 binin üzerinde elektrikli araç trafiğe çıktı, 2030 yılına gelindiğinde ise bu sayının 2 milyonu geçmesi bekleniyor (BYD Auto, 2024).

Sonuç


BYD’nin bir fabrika kurma planı, Türkiye’de 1 milyon adetlik üretim kapasitesiyle Avrasya ve Orta Doğu’da EV sektöründe önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor (Çinli elektrikli araç üreticisi BYD ile Türkiye yatırım anlaşması imzaladı, 21:39:49 +02:00). Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne yakınlığı Çinli şirketlerin dikkatini çekiyor (Lee, 2024) ve şirketin Avrupa pazarında daha rekabetçi bir pozisyon kazanmasına yardımcı oluyor. Türkiye pazarı, BYD gibi elektrikli araç üreticileri için bir üretim merkezi ve büyüyen bir tüketici tabanına hitap ediyor. Türkiye’de 2023’te elektrikli araç satışlarında yaşanan yüzde 40’lık artış, bölgenin çevre dostu ve teknolojik çözümlere olan talebinin arttığını gösteriyor (BYD Auto, 2024). Türkiye, BYD’ye Ar-Ge merkezleri geliştirme ve teknik olarak eğitilmiş insan kaynakları gibi avantajlar sağlıyor. Bu bağlamda, BYD’nin Türkiye’ye yapacağı yatırım kapsamında bölgede bir Ar-Ge merkezi kurma planı, şirketin inovasyon kapasitesini artırmayı ve yerel tedarik zincirini güçlendirmeyi hedeflediğini ortaya koymaktadır (BYD’den Türkiye’de 1 Milyar Dolarlık Dev Yatırım, 2024). Avrupa Birliği’nin Çin’den elektrikli araçlara uyguladığı tarifelerin Çinli şirketleri alternatif lokasyonlara yönlendirmesiyle Türkiye, BYD için stratejik bir merkez haline gelmiştir. IFW Kiel’in bir raporuna göre, Avrupa’daki bu yeni tarifeler, yaklaşık 4 milyar dolarlık elektrikli araç ticaretini Çin’den çeşitli ülkelere kaydırmış ve BYD gibi şirketlerin Türkiye’ye yönelmesinin önünü açmıştır (AB’nin Çin’e Yönelik Tarifeleri, 4 Milyar Dolarlık EV Ticaretini Yeniden Yönlendiriyor, t.y.).

Bibliography      

  1. Bastian, J. (n.d.). China’s push towards Europe: BYD’s investment in Turkey. Stiftung Wissenschaft und Politik (SWP). Retrieved December 18, 2024, from https://www.swp-berlin.org/publikation/chinas-push-towards-europe-byds-investment-in-turkey
  2. Bencivelli, L., Jorra, M., Lajer Baron, A., Suárez-Varela, M., & Vuletic, M. (2024, October 15). The rise of the electric vehicle in China and its impact in the EU. Banco de Espana. https://www.bde.es/wbe/en/publicaciones/analisis-economico-investigacion/boletin-economico/2024t4-articulo-03-el-auge-del-coche-electrico-en-china-y-su-impacto-en-la-union-europea.html
  3. BYD Auto: Türkiye’ye yaklaşık 1 milyar dolar yatırım yapacak olan Çinli otomotiv devi hakkında neler biliniyor? (2024, July 8). BBC News Türkçe. https://www.bbc.com/turkce/articles/cglkg5pev4ko
  4. BYD’den Türkiye’de 1 Milyar Dolarlık Dev Yatırım. (2024, August 8). https://beefull.com/sektorel-haberler/byd-den-turkiyede-1-milyar-dolarlik-dev-yatirim/
  5. Çinli elektrikli araç devi BYD ile Türkiye yatırım anlaşması imzaladı. (21:39:49 +02:00). euronews. https://tr.euronews.com/business/2024/07/08/cinli-elektrikli-otomobil-ureticisi-bydden-turkiyeye-1-milyar-dolarlik-yatirim
  6. EU tariffs against China redirect trade of EVs worth almost USD 4 billion. (n.d.). Kiel Institute. Retrieved December 18, 2024, from https://www.ifw-kiel.de/publications/news/eu-tariffs-against-china-redirect-trade-of-evs-worth-almost-usd-4-billion/
  7. Lee, L. (2024, December 17). Europe’s demand for Chinese tech transfers beats tariffs. Financial Times. https://www.ft.com/content/4b1b7270-4725-4c88-814a-6fa85045f558
  8. Reinsch, W. A., & Whitney, J. (2024). Unpacking the European Union’s Provisional Tariff Hikes on Chinese Electric Vehicles. https://www.csis.org/analysis/unpacking-european-unions-provisional-tariff-hikes-chinese-electric-vehicles
  9. Sino-EU battery electric vehicle dispute: Mixing tariff and non-tariff measures. (2024, October 9). CEPR. https://cepr.org/voxeu/columns/sino-eu-battery-electric-vehicle-dispute-mixing-tariff-and-non-tariff-measures
  10. The European Commission’s duties on Chinese electric vehicles are a mistake. (2024, July 17). Bruegel | The Brussels-Based Economic Think Tank. https://www.bruegel.org/first-glance/european-commissions-duties-chinese-electric-vehicles-are-mistake
  11. Van Wieringen, K. (2024). The future of European electric vehicles | Think Tank | European Parliament (No. PE 762.873). EPRS | European Parliamentary Research Service. https://www.europarl.europa.eu/thinktank/en/document/EPRS_IDA(2024)762873

ABD Afirka Asya Avrupa bayram BRICS burs China CSC Culture Demiryolu Ekonomi eğitim fil Fuar Kalkınma Kazan-Kazan KKTC kuşak ve yol Kültür Pekin Rusya Sinciang Sinciang Uygur Ozerk Bolgesi Sinciang Uygur Ozerk Bolgesi sinjiang Tayvan Turkiye Türkiye Türkye Ukrayna Uyghur Wang Yi Xi Jinping Xinjiang Yoksullukla Mücadele Yurtdışında eğitim Çifte dokuzuncu festivali Çin Çin Büyükelçiliği Çin Büyükelçisi Çin Mücizesi çin İthalat Şanghay

 


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir