Search
Close this search box.
Search
Close this search box.
Çin’in Nisan Ayı İhracatı ABD’nin Uyguladığı Tarifelere Rağmen Direnç Gösterdi
Paylaş

Çin’in Nisan Ayı İhracatı ABD’nin Uyguladığı Tarifelere Rağmen Direnç Gösterdi

Çin’in ihracatı, Nisan ayında yuan bazında yıllık %9,3 artışla 2,27 trilyon yuana (314,17 milyar dolar) ulaştı. Bu artış, Çin’in yüksek ABD tarifelerine rağmen dış ticarette güçlü bir performans sergilediğini ve beklentileri aştığını gösterdi. Genel Gümrük İdaresi (GAC) verilerine göre, aylık toplam dış ticaret yuan bazında %5,6 artarak 3,84 trilyon yuana çıktı; ithalatlar ise yıllık bazda %0,8 artarak 1,57 trilyon yuan seviyesine ulaştı.

ABD doları cinsinden bakıldığında, Çin’in ihracatı yıllık %8,1 artışla 315,69 milyar dolara yükselirken, ithalatlar %0,2 azalışla 219,51 milyar dolara geriledi. Bu rakamlar, ihracatın %1,9 artacağı ve ithalatın %5,9 düşeceği yönündeki Reuters anket tahminlerini önemli ölçüde geride bıraktı.

2025’in ilk dört ayında, Çin’in mal ticareti yıllık bazda %2,4 artışla 14,14 trilyon yuana ulaştı. Büyüme oranı, ilk çeyreğe göre 1,1 puan hızlandı. Bu dönemde ihracatlar %7,5 artışla 8,39 trilyon yuana çıkarken, ithalatlar %4,2 düşüşle 5,75 trilyon yuan oldu. Çin Uluslararası Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Akademisi kıdemli araştırmacısı Zhou Mi, Global Times’a verdiği demeçte, Çin’in dış ticaretinin ABD tarifelerine karşı dikkate değer bir direnç gösterdiğini ve Çin’in küresel pazar ihtiyaçlarını karşılama konusundaki üretim gücünün vazgeçilmez olduğunu belirtti. Zhou, bu durumun aynı zamanda Çin’in uluslararası ticaret ortaklıklarını genişletme, ticaret ilişkilerini optimize etme ve küresel tedarik zincirlerine entegrasyonu güçlendirme yönündeki proaktif çabalarını da yansıttığını vurguladı.

Zhou ayrıca, Çin’in üretim sektörünün esnek ve yenilikçi yapısıyla küresel tüketicilerin çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabildiğini belirtti. İç pazarın da satın alma gücünün arttığını, piyasa bağlantılarını güçlendirdiğini ve ithal ürünler için daha geniş fırsatlar yarattığını söyledi. Çin’in açıklık politikasını sürdürdüğünü ve lojistikten gümrük kolaylıklarına kadar altyapı reformlarının bu sürece güçlü destek verdiğini kaydetti.

Yakından İzlenen Veriler

GAC, Çinli özel işletmelerin dış ticaretteki katkısına dikkat çekti. Bu işletmeler, dış ticarette yıllık bazda %6,8 büyüme kaydederek toplam dış ticaretin %56,9’unu oluşturdu. Ürün bazında, elektromekanik ürünler ihracatın %60’ından fazlasını oluşturdu ve bu alanda yıllık %9,5 büyüme gerçekleşti. Ticaret ortakları açısından ASEAN, yıllık %9,2 artışla 2,38 trilyon yuanla Çin’in en büyük ticaret ortağı olmaya devam etti. AB ise %1,1 artışla 1,78 trilyon yuanla ikinci sırada yer aldı. ABD ise %2,1 düşüşle 1,44 trilyon yuanla üçüncü sıraya geriledi. Çin’in ABD’ye ihracatı %1,5 düşüşle 1,07 trilyon yuan olurken, ABD’den ithalatı %3,7 düşüşle 369,95 milyar yuan oldu.

Bu veriler, ABD’nin Çin’e yönelik yeni yüksek tarifeleri uyguladığı ve dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında önemli ticaret görüşmelerinin yaklaşmakta olduğu bir dönemde açıklandığı için yakından takip edildi. Bazı yabancı medya kuruluşları, Çin’in beklentileri aşan ihracat performansına dikkat çekti. CNBC, Çin’in Nisan ayı ihracatının yıllık bazda %8,1 arttığını, Reuters ise ihracatın özellikle yurtdışındaki üreticilerden gelen malzeme talebiyle desteklendiğini aktardı. Hafta sonu İsviçre’de yapılacak ticaret görüşmelerine hem Çinli hem ABD’li iş dünyasının çözüm beklentisiyle baktığı vurgulandı.

Zhou, bu rakamların Çin’in tarifelere karşı dayanıklılığını ve uyum kabiliyetini ortaya koyduğunu söyledi. Ayrıca Çin ekonomisi, yılın ilk çeyreğinde %5,4 büyüdü. Bu oran, geçen yılın ortalamasının (%5) ve geçen yılın aynı döneminin üzerindeydi ve Çin’i büyük ekonomiler arasında ön sıralara taşıdı.

Pekin Sosyal Bilimler Akademisi araştırmacısı Wang Peng, Global Times’a yaptığı açıklamada, Çin’in sürekli açılım politikasının bu direncin önemli bir iç dinamiği olduğunu belirtti. Çin-Avrupa yük trenleri ve Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) gibi lojistik bağlantılar ve bölgesel platformlar aracılığıyla Çin’in gelişmekte olan pazarlara yayılım sağladığını söyledi. Wang, küresel ticaret korumacılığının yeniden yükseldiği bir dönemde Çin’in, piyasa çeşitlendirmesi ve sınır ötesi e-ticaret ile dijital ticaret gibi yeni modeller geliştirerek küresel pazar payını konsolide etmeye çalıştığını belirtti.

ABD Ekonomisinin Kırılganlığı

Xinhua Haber Ajansı’nın 1 Mayıs tarihli haberine göre, ABD ekonomisi 2025’in ilk çeyreğinde %0,3 küçüldü. Bu, son üç yıl içindeki ilk negatif büyüme olup, yaklaşan bir durgunluk ihtimaline dair endişeleri artırdı Kar amacı gütmeyen bir araştırma kuruluşu olan Conference Board, Tüketici Güven Endeksi’nin Nisan ayında 7,9 puan düşerek 86’ya indiğini ve bunun Mayıs 2020’den bu yana en düşük seviye olduğunu belirtti. Tüketicilerin yaklaşık üçte biri önümüzdeki aylarda işe alımların yavaşlayacağını öngörüyor; bu oran, 2009’daki Büyük Durgunluk dönemine yakın.

Bloomberg’e göre, ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell, ticaret politikasının yönü netleşene kadar faiz indirimine gitmeyeceklerini belirtti. Powell, büyük ölçekteki gümrük tarifelerinin kalıcı hale gelmesi durumunda, bu durumun enflasyonu artıracağını, ekonomik büyümeyi yavaşlatacağını ve işsizliği yükselteceğini söyledi ABD’deki tarifeler iç kamuoyunda endişelere neden olmaya devam ediyor. Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michael Barr, mevcut ticaret politikalarının kalıcı enflasyon baskısı ve yüksek işsizlik yaratarak merkez bankasını zor durumda bırakabileceğini belirtti.

Zhou, yüksek tarifelerin, özellikle ABD’deki ilgili paydaşlara zarar vererek, ikili ekonomik ve ticari işbirliğinin sürdürülebilirliğini zedelediğini söyledi. Pekin Çin Sosyal Bilimler Akademisi’nden Gao Lingyun, iki ülke arasında serbest ticaretin sinerji yaratarak tüm taraflara fayda sağladığını, pazarları genişlettiğini ve talebi artırdığını söyledi. Çin ile ABD gibi büyük güçlerin işbirliği yapması durumunda bu etkinin katlanarak arttığını belirtti. “İşbirliğinde kaybeden olmaz, çatışmada kazanan çıkmaz” dedi.

Zhou, birçok ülkenin bu olumlu dışsallıkların küresel sisteme katkı sağlayacağına inandığını söyledi. Sorunların diyalogla çözülmesinde Çin’in çok taraflı kurallara bağlı kalan sorumlu bir büyük güç olma ilkesine bağlılığı kritik önemdedir.

Gao, Çin’in açıkça belirttiği üzere herhangi bir görüşmenin eşitlik, karşılıklı saygı ve tüm haksız kısıtlayıcı tedbirlerin tamamen kaldırılması temeline dayanması gerektiğini vurguladı. Çin Ticaret Bakanlığı sözcüsü, yaklaşan üst düzey ekonomik ve ticari toplantı hakkında yaptığı açıklamada, görüşmelerin karşılıklı saygı, eşitlik ve karşılıklı yarar temelinde yürütülmesi gerektiğini belirtti. Sözcü, ABD tarafının samimiyet göstermesi, yanlış uygulamaları düzeltmesi ve Çin ile orta yolda buluşarak her iki tarafın endişelerini eşit istişare yoluyla çözmesi gerektiğini söyledi.

Sözcü ayrıca, ABD’nin diğer ekonomilerle yürüttüğü görüşmelere ilişkin olarak da, “Yatıştırma barış getirmez, taviz saygı doğurmaz. Yalnızca ilkeler, adalet ve hakkaniyet temelinde hareket ederek ülkeler çıkarlarını koruyabilir” ifadelerini kullandı.

Kaynak : https://www.globaltimes.cn/page/202505/1333703.shtml

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir